5 Haziran 2010 Cumartesi

Canın Sağolsun Denizli

Hocalığını sabahlara kadar tartışabilirsiniz. Kah tutan kah tutmayan kehanetlerini de bira-çerez sohbetlerinde köpürtebilirsiniz. İnkar edilemeyecek gerçek, Denizli'nin Beşiktaş'a tarihinin en kötü yönetimi sırasında geldiğidir. İki yıldan biraz daha kısa br süre boyunca görev yaptığı Beşiktaş'ta yönetimi Akaretler'e göndermesi ve tüm bir vitrine yerleşmesi, kulübü büyük bir çöküşten korudu. Daha doğrusu çöküşü olabildiğince geciktirdi. Bugün eğer gerçekten kalbi tekliyorsa, bunun sorumlusu Beşiktaş yönetimidir.

Denizli, Türkiye'deki gerçek anlamda tek sportif direktördü. Başarısız sonuçları dahi tebessümle karşılayarak hem taraftarın hem de yönetimin tansiyonunu belli bir düzeyde kontrol etmeyi başardı.
Ama şimdi taraftarı Demirören'le başbaşa bıraktı. Şu andan başlayarak takımın başına kim geçerse geçsin, taraftarın Demirören tepkisi giderek kontrol edilemez hale gelecektir.
Şu son iki sezon için size çok şey borçluyuz Sayın Denizli. Umarım Metin Tekin'in teknik direktör olduğu bir Beşiktaş'ta sizi sportif direktör olarak görebiliriz.